top of page

DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU

    Nöropatolojik tabanlı bir ruhsal bozukluktur. Bir bozukluk tipi olarak kendini çocukluk çağında gösterir. Hiperaktif terimi çoğu kişiye tanıdık gelir, özellikle de ebeveynlere ve öğretmenlere. Sürekli hareket halinde olan -parmaklarını vuran, ayaklarını sallayan, nedensiz yere başkalarını dürten, sırası gelmeden konuşan ve yerinde durmayan- çocuk genellikle hiperaktif olarak tanımlanır. Bu çocuklar genellikle yaptıkları işe uzun bir süre odaklanmakta zorluk çekerler. Bu tür sorunlar aşırı olduğunda ve belirli bir süre devam ettiğinde, böyle çocuklar ‘dikkat eksikliği/hiperaktivite bozukluğu’’ (DEHB) ölçütlerine göre tanı alabilirler.       Erkek çocuklarda DEHB tanısı kız çocukların yaklaşık üç katıdır, ancak kız çocuklarında semptomlar erkeklere kıyasla farklılık gösterebildiği için bozukluğun çoğu zaman gözden kaçtığı gözlemleniyor. Çocukluğunda DEHB tanısı konan bireylerin %30-50 kadarı yetişkinlikte belirtileri göstermeye devam eder.

 

DEHB’NİN YAYGINLIK ORANI

 

DEHB üç temel özelliği çocukluk döneminde başlayan dikkatsizlik, gelişimsel düzeye uygun olmayan aşırı hareketlilik ve dürtüsellik olan nörogelişimsel bir bozukluktur. Dünya çapında yaygınlığı çocuklarda %12 yetişkinlerde ise %4.4 kadardır.

 

DEHB’NİN NEDENLERİ

 

Genetik ve Çevresel Etkenler

 

Çok sayıda bulgu genetik etkenlerin DEHB geliştirmede rol oynadığını göstermektedir. Evlat edinilen çocuklarda yapılan çalışmalar DEHB’nin genetik bir bileşeni olduğunu ve &70 ile 80 arasında yüksek bir oranda kalıtım yoluyla geçebileceğine işaret etmektedir. DEHB’de genlerin rolüne ilişkin yapılan en kapsamlı açıklamada, birçok genin çevresel etkenler ile etkileşim içinde olduğunun düşünüldüğü belirtilmektedir. Norobiyolojik Etkenler Araştırmalar, DEHB’si olan çocukların ve DEHB’si olmayan çocukların beyin yapılarında ve işlevlerinde, özellikle de dopamin nöroileticisi ile bağlantılı olan beyin bölgelerinde farklılıklar olduğunu göstermektedir. Psikolojik Etkenler DEHB’de psikolojik etkenlerin özellikle de nörobiyolojik etkenler ile etkileşimleri önem taşımaktadır. Örneğin ebeveyn-çocuk ilişkisi, nörobiyolojik etkenler ile karmaşık bir şekilde etkileşime girer ve bu da DEHB belirtilerinin ortaya çıkmasında rol oynar. Bazı DEHB’li çocukların ebeveynlerinin, çocuklara daha fazla emir verdiği ve bu ebeveynlerin, çocuklarıyla etkileşimlerinin olumsuz olduğu saptanmıştır.

 

DEHB’NİN TEDAVİSİ

 

DEHB genellikle ilaçla veya edimsel koşullanmaya dayalı davranışsal terapi ile tedavi edilmektedir. DSM 5’te “kendini gösterme şekline” göre bulgular şöyle özetleniyor:

Dikkat eksikliği

• Detaylara dikkat etmez, sürekli hata yapar,

• Dikkatini korumada sıkıntı yaşar,

• Dinlemez görünür,

• Verilen komutları izlemede güçlük çeker,

• Organizasyon sorunu yaşar,

• Yoğun düşünme gerektiren işlerden kaçınır ya da bu işleri yapmaktan hoşlanmaz,

• Eşyalarını kaybeder,

• Dikkati kolayca dağılır,

• Günlük işlerini unutur.

 

Hiparaktif-dürtüsel

 

• Durduğu yerde duramaz; elleri, ayakları kıpır kıpırdır,

• Uzun süre oturmada sıkıntı yaşar,

• Çocukken koşar ya da tırmanır, yetişkinken yerinde duramaz,

• Sessizce bir şeyle meşgul olmada sıkıntı yaşar,

• Motor takılmış gibi veya düz duvara tırmanırcasına hareketlidir

• Çok konuşur, • Karşıdaki kişi sorusunu bitirmeden cevabı yapıştırır,

• Bekleme gerektiren ya da sırayla yapılan işlerde sıkıntı yaşar,

• Başkalarının sözünü keser Birleşik : dikkat eksikliği & hipearktif-dürtüsel

• Yukarıda her iki gruptaki bulgulara bir arada rastlanabilir.

    Çocuğunuz ya da bir başkası için “hiperaktif” kelimesini kullanıyorsanız bunun doğru olması için öncelikle bu tanımı yapmanıza neden olan yukarıdakilere benzer durumlar

• ısrarla devam etmeli ve/veya giderek artmalı

• öğrenme güçlükleri yaşanmalı

• uyum sorunları yaratmalı İşte o zaman şüphelerinizi gidermek için bir uzmanla görüşmenin vakti gelmiş demektir.

 

KAYNAKÇA

Ann Ö.Kring, Sheri L.Jognson, Gerald C.Davison, John M.Neale, Anormal Psikolojisi, 2019, Nobel, s.397- 404

Amerikan Psikiyatri Birliği, Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal Elkitabı, Beşinci Baskı, (DSM-5), çev. Köroglu E, Hekimler Yayın Birliği, Ankara, 2014, s.33

 

YAZAN: PSİKOLOG VEDAT GÜNEŞ

Sigmund Freud

Sigmund Freud kimdir?

Psikodinamik Kuramı Nedir?

Psikoseksüel Gelişim Dönemleri Nelerdir?

Sigmund'u okumak için tıklayınız...

Portrait-Sigmund-Freud-1921.webp

Bilinçaltı Nedir?

Bilinçaltı ile Bilinç arasındaki farklar nelerdir?

Bastırdığımız her şey nasıl bilinçaltına yerleşiyor?

Okumak için tıklayınız...

bilincalti.jpg

Otoriteye neden boyun eğeriz?

İtaat etmemizin sebebi nedir?

Bu deneyi okuduktan sonra bakış açınız çok değişecek!

Okumak için tıklayınız..

milgram3 (1).webp
bottom of page