top of page

ŞİZOFRENİ NEDİR?

Şizofreni bir beyin hastalığıdır. Tanımlayıcı özelliği psikoz, ya da başka bir deyişle gerçekle bağlantı kuramama halidir. Yanılsamalar ve halüsinasyonlar bu hastalığın en belirgin işaretidir. Yanılsamalar sabit ve kanıtlanamayan inançlar; halüsinasyonlar ise hatalı duyusal deneyimlerdir. Şizofreni genetik kalıtım yoluyla geçtiği kanıtlanmış olup çevresel faktörlerin rol oynadığı savunulmuştur. İstatistiklere göre şizofreni toplumda %1 oranında görülür. Eğer ebeveyn veya büyük ebeveyn şizofreni geçirmişse oran %4 ilâ 10 arasında değişir. Yani dede ile nene ya da anne-babadan biri şizofrenili ise hastalığın çocuklarda görülme riski 4 ile 10 kat artıyor. Şizofreninin görülme sıklığının çok yüksek olduğu İskandinavya ülkelerinde yapılan ikiz çalışmalarında, ikizlerden biri hastalanmışsa diğerinin de hastalanma oranı; çift yumurta ikizlerinde %10 ila %15, tek yumurta ikizlerindeyse %35 ilâ %47 olarak belirlenmiştir. Yani tek yumurta ikizlerinden biri hastalanınca diğerinin hastalanma riski ortalama 40 kat artıyor. Burada dikkati çeken önemli nokta, tek yumurta ikizlerinde hastalanmama oranının da %55-65 olduğudur.

Genetik olarak aynı olan tek yumurta ikizlerinden biri hastalandığında diğerinin de %100 hastalanması beklenirdi. Ancak 100 şizofrenili tek yumurta ikizinden 65’inin eşinde hastalanma olmuyor. Bu şunu gösteriyor: Şizofreni genine sahip olan herkes hastalanmıyor, bu geni harekete geçirecek çevresel faktörlerin de olması gerekiyor.

Şizofreniye sebep olan çevresel faktörleri belirlemek ve genetikle aile çevresinin etkilerini ayırt edebilmek için evlat edinme çalışmaları yapılmıştır. Şizofrenili anne-babaların çocukları, sağlıklı bir aile tarafından evlat edinilip büyütülse bile, yüksek bir şizofreni riski ile karşı karşıyalar. Buna karşın anne veya babası şizofrenili olmayan bir çocuk, şizofrenili bir aile tarafından evlat edinildiğinde evlatlık çocukta şizofreni görülme riski artmıyor. Yani genetik şizofrenide tek başına belirleyici değil ama en önemli etkendir. Şizofrenili hastaların birinci derece akrabalarında şüpheci, kuşkucu ve doğaüstü varlıklarla aşırı uğraşan kişiliklere de çok sık rastlanır. Bunlar da genetik yatkınlığı destekleyen çalışmalardır.

ŞİZOFRENİ TÜRLERİ

DSM-IV sınıflamasına göre şizofreni beş alt tip ihtiva etmektedir:

 

PARANOİD TÜR

 

Bazen dine aşırı düşkünlük, metafizik, filozofik ya da cinsel uğraşlar görülür. Rahatsızlığı kabul etmez, belirtileri gizlemeye çalışır, sanrıları yüzünden savunmaya geçer ve toplumdan uzaklaşırlar. Düşünce bozuklukları baskındır. Kötülük görme sanrıları, büyüklük sanrıları, etkilenme fikir ve sanrıları, alınganlık, kuşkuculuk bu türde sık görülen düşünce bozukluklarıdır. Başlangıcı genellikle yavaş ve daha geç yaştadır. (DSM kodu 295.3/ICD kodu F20.0;)

DEZORGANİZE (HEBEFRENİK) TÜR

 

Düşünce ve devinim bozuklukları baskındır. Kişilikte dağılma ve yıkım hızlıdır. Hasta kendi özel dünyasında yaşar. Davranışlar ilkel ve çocuksudur. Kısa zamanda duygusal tepkilerde oynamalar (labilite), yüzeysellik, uygunsuzluk, sözcük uydurma (neolojizm), tutarsız sanrılar, yineleyici basmakalıp konuşmalar, ayrıca varsanılar daha sonra ortaya çıkmaktadır. Başlangıcı genç yaşta akut, renkli pozitif belirtilerle başlamaktadır. DSM kodlamasında dezorganize; ICD kodlamasında ise hebefrenik şizofreni olarak geçer. (DSM kodu 295.1/ICD kodu F20.1)

 

KATATONİK TÜR 

 

Devinim (hareket) bozuklukları baskındır. Dış çevre ile ilişkisini kesmiş gibi görünse de çevrede olup bitenleri tanımakta ve kaydetmektedir. Hastalar belli bir duruşta uzun süre kalır ve dışarıdan gelen tepkilere yanıt vermez (donakalma), katatonik dalgınlık, katatonik taşkınlık, karşıtçılık gibi belirtiler görülmektedir. Başlangıcı çoğunlukla 15-25 yaş arasında ve aniden olmaktadır. (DSM kodu 295.2/ICD kodu F20.2) AYRIŞMAMIŞ TÜR: Paranoid, dezorganize ve katatonik tür ayrışmamıştır. (DSM kodu 295.9/ICD kodu F20.3) KALINTI (REZİDÜEL) TÜR: Daha çok negatif belirtilerin baskın olduğu süreğen şizofrenik bozukluktur. Değişmeye karşı istek ve ilgi azdır. Duygu küntlüğü, vurdumduymazlık, girişim ve eylem azlığı, toplumdan kopukluk, düşüncede somutlaşma ve fakirleşme, kendine iyi bakmama gibi negatif belirtiler gözlenir. Bir ya da birkaç aktif şizofrenik depreşmeden sonra başlamaktadır. (DSM kodu 295.6/ICD kodu F20.5)

BELİRTİLER

 

Şizofrenide bilinç ve yönelim genellikle yerindedir. Zekâ seviyesinde belirgin bir gerilme olmasa da soyutlama yetisinde zayıflamanın ve belirgin bir yıkımın görüldüğü olur. Kimi hastalarda zekâ seviyesinde de eksilme, gerileme, azalma olduğu izlenimi edinilebilir. Örneğin hastanın ilgisi kolayca dağılabilir, sorulara geç ya da yanlış yanıtlar verebilir. Şizofrenide düşünce ile ilişkili ortaya çıkan belirtinin en önemlisi hezeyanlardır. Ortaya çıkan hezeyanlar arasında referans yani üzerine alınma, etkilenme, kıskançlık, kişiye zarar verileceği, büyüklük ve başkalarının kendisine âşık olduğu düşünceleri meydana gelir. Şizofrenide sıklıkla ortaya çıkan belirtiler arasında varsanı (halüsinasyon) ve yanılsama (illüzyon) sayılabilir. Güçsüzlük, duyarsızlık, spontane (anında, kendiliğinden) olamama, insanlardan kaçma, konuşmada bozukluk, duygulanımda eksiklik, yaşamdan zevk alamama, uğraştığı işe kayıtsızlık, dış görüşünü önemsememe, bakımsızlık, kendini bulduğu ortamdan ya da insanlardan yalıtması gibi normal işlevlerde azalma ile giden semptomları da vardır. Karanlık odalarda haftalarca kalmak, haftalarca yıkanmamak, yemek yememek, tırnak kesmeme, içine kapanma ve kendi kendine kendine konuşma genel vakalarda görülen belirtilerdir.

ŞİZOFREN TANISI KONULMUŞ VAKALARDA GELİŞEN SEMPTONLAR

 

Şizofreni hastalığını taşıyan insanların büyük oranında halüsinasyonlar, yanılsamalar ve düşünce karmaşıklığı meydana gelir. Gördükleri halüsinasyonları kendince yorumlayıp kendi yaşamlarına göre düzenler ve öyleymiş gibi görürler. Çoğu vakalarda görülen örneklerde karşısında (tanıması veya tanımaması) görülen insanın ona zarar vereceği veya öldürmek istemesi gibi durumlar meydana gelir. Arabaların park edilişlerinden, renklerinden, plakalarından, modellerinden ve birçok ayırt edici özelliklerinden birilerinin ona komplo kurup onu öldüreceğini zannederler. Çoğu vakalarda görülen televizyon programlarında ona komplo kurulduğunu ve bu komployu bozmaya çalışmasında bazı taktikler verildiğini söylemeleri görülmüştür. Vakalarda X kişisine zarar ver yoksa seni veya yakınlarından birini öldüreceğiz diye bazı yanılsamalar yaşanmıştır. Vakalar sürekli video kaydına alındığını zannederek öldürüleceğini tahmin ederler. Bazı vakalarda yemek yememe semptomları görülür nedeni ise yemeğine zehir katılıp öldürüleceğini düşünmesi. Yemeklerini yemeden çöpe dökerler ve haftalarca yemek yemezler

HAZIRLAYAN PSİKOLOG VEDAT GÜNEŞ

Zimbardo'nun Standford Hapishane deneyi kan donduruyor.

okumak için tıklayınız...

stan2.jpg

Genel bir sorun olan narsistik özellikler nedir?

Nasıl anlarız? 

okumak için tıklayınız...

narsistik_kisilik_bozuklugu_ofix_blog_1.jpg

Kişilik Bozuklukları Nelerdir?

Günümüzün yaygın olan kişilik bozukluğu ''Şizoid Kişilik Bozukluğu'' 

Okumak için tıklayınız...

images.jpg
bottom of page